16 Eylül 2012 Pazar

BAŞAR VE ELA'NIN NİŞANI

Biz dedik ki;Allahın emri,Peygambirin kavliyle prensesinizi oğlumuza istiyoruz,verin ki onu
başımızın tacı yapalım,verin ki oğlumuz onu yuvasının kraliçesi yapsın....

Allah yazdıysa ne diyelim,hayırlı uğurlu olsun dediler.....



YAŞASIIIIIIN!!!!!!
Aldık kızı,oğlan biiiiiizim,kız biiiiiizim............

               İyi günde,kötü günde bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan
                Rezzan ve Esin, ortada Ünoş mutlulukdan dört köşe...
                                                       KAYNANA!!!!!!!

                                               
                     Yüzükleri,kısa ama öz bir konuşmayla Babamız takıyor.....

                                                             Takılarıysa Annemiz.....

                                               Veeee,Nişan Pastası.....
                                               Böyle güzel günlerin,olmazsa olmazı....                                                          
                                                                    Hatıra fotoları....


                     Başar'ın kuzenleri ANIL ve ECE......güzellikte,zerafette gelinle yarışıyorlar....

                                        Hadi bakalım,çalsın sazlar......
                                                Göbecikler atılsın......
                                           Bugün en mutlu günlerimizden biri......
              Sırada nikahımız var..Kısmetse 30.Eylülde...darısı nikaha diyoruz.....
Bütün gece aklımızdan hiç çıkmayan,zaman zaman bize duygusal anlar yaşatan, bu sevimli aile, her an kalbimizdeydi.....Nişanda bulunamadılar ama , inşallah düğünde hepberaber oluruz.......

14 Eylül 2012 Cuma

ALLAHIN EMRİ,PEYGAMBERİN KAVLİYLE....

14.mart.1987 Cumartesi günü,ablan doğum yaptı diye haber verdiklerinde, koşa koşa gitmiştim,
ailemize yeni katılan minnoşu görmek için.Hayatımda gördüğüm en çirkin bebeği verdiler kucağıma,
ilk önce yanağındaki minicik gamzesini gördüm,sonra parmağıma sarılan elini hissettim
kalbimde...o an anladım ki,o parmakdan kopup kalbime dolan sevgi seli hiçbir zaman peşimi bırakmayacak, o an anladım ki ömrüm oldukça seveceğim ben bu çirkin bebeği....

O çirkin bebek büyüdü,büyüdükçe güzelleşti,1 yıl içerisinde nasıl dünya güzeli bir bebeğe dönüştü
biz de anlamadık.


Yıllar ne çabuk geçti ; ilkokul,ortaokul, lise derken bir de baktık Üniversite bile bitmiş de, yakışıklı prensimiz hayata atılmiş bile,hem de yalnız atılmamış yanında  tatlı cadı bir prensesle atılmış.



Ehh artık bize düşen görev,Allahın emri peygamberin kavliyle güzel kızımızı,yakışıklı oğlumuza istemek....

Yarın akşam kız istemeye gidiyoruz,darısı bütün bekar gençlerin başına...



22 Ağustos 2012 Çarşamba

ŞEKER BAYRAMININ ARDINDAN

Gelmesine az bir zaman kala, tatlı bir telaş aldı herbirimizi ;

Hummalı bir şekilde evler dip bucak temizlendi,şıkır şıkır bayram şekerleri,lokumlar,en şık şekerliklere yerleştirildi.Taze çekilmiş kahve alındı, misafirlerimize en köpüklüsünden mis gibi kahve ikram edebilmek için,her kapı çaldığında bizden önce misafirleri karşılayan,Leo ve Hera yıkandı arefe suyuyla, mis gibi koksunlar diye.....

Gelmeden önce,planlar yapıp hayaller kurduğumuz,şeker bayramı geldi de geçti bile,birinci gün evimizde oturduk,gelen misafirler ağırlandı....

İkinci gün,biz misafir olduk,biz ağırlandık....

Üçüncü gün; kuzenlerle sözleştik, yazlık evde buluşmak üzere....

İşte Bayramın üçüncü gününe ait anılarımız,
BUUUUUZZZ  GİBİ.....

YENİ DOLDURULMUŞ BİR HAVUZ.....

DENİZ....

GÜNEŞ....
RÜZGAR....


MUTLULUĞUN RESMİ BU OLSA GEREK.....



        YILLAR SONRA KAVUŞULAN İKİZLER;AHMET CEMİL VE YAĞMUR YOSUN....


GELECEĞİN BİLİM ADAMI....
YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ-GENETİK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜNÜ KAZANARAK
HEPİMİZİ GURURLANDIRAN AHMET..........

ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA AĞBİSİNİN İZİNDEN GİDEREK İYİ BİR ÜNİVERSİTEYE
GİRMESİNİ BEKLEDİĞİMİZ MUHTEŞEM......
HER GÜNÜMÜZÜN BAYRAM TADINDA GEÇMESİ DİLEĞİYLE....
NİCE MUTLU BAYRAMLARA......


30 Temmuz 2012 Pazartesi

BÜRÜCEK YAYLASI

İki hafta önce,Esin abla yanına Hektoru da alarak ,Yıldız ablanın Bürücek yaylasındaki evine gittiği zaman,Adana'nın bunaltıcı havasından kurtuldukları için onlar adına ;ama  haftasonunda gidilecek yeni bir kapı açıldığı için kendi adıma daha da çok sevinmiştim.

Bu hafta sonu Bürücek yaylasındaydık.....



Ünoşumun yine keyfine diyecek yoktu.....

bulunduğumuz yerden görünen


manzara şahaneydi......

                                                                                                                                                                  Terasta hazırlanmış  mükemmel kahvaltıdan sonra,niyetim yanımda götürdüğüm kitabı okumaktı aslında...
Ama, Hektor kendisi dururken başka birşeyle ilgilenmemi asla kabul etmedi..... 



         Birsüre sonra,yanımıza Hektoruda alarak,küçük bir yürüyüşe çıktık....

Meyve yememesiyle ünlü ablamın,

Gördüğü her meyve yüklü ağaca saldırması.....

değişik bir psikolojik vakka olmalı.....






Hektor, sevincinden o kadar çok, hopladı zıpladı ki.....


tabii ki çabucak susadı.....


susuzluğunu gidermekse, annesi Esin'e düştü......









 Yıldız ablanın köpeği Kontes,bakmayın böyle bir karış olduğuna, canı sıkılırsa Hektor'a bile
haddini bildirecek kadar bir cadı o....



Adana'ya dönmemize yakın başlayan yağmur,keyfimize keyf kattı......

yağmur yağarken evin yaramaz kızı Nuriş'in çektiği video,
iyi seyirler.....